Dünyada, 15 yaşındaki 32 milyon öğrenciyi temsilen 500 bin öğrenciyle yapılan PISA 2018'deki ‘mutluluk ' ve ‘okul aidiyeti' anketinin cevapları 2050'lerdeki kalkınmış ülkeleri göstereceği için çok önemliydi. Türk öğrencilerin anket sonuçları ulusal sır gibi saklanıyordu. MEF Üniversitesi'nden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Erkut, bilimsel olarak analiz etti.

Dünyada 500 bin öğrenci ve Türkiye'de 186 okuldan 6 bin 890 öğrenciye ne sorulmuştu? “Kendini okula ait hissediyor musun?” Anadolu liselerinin yüzde 27.5'i, mesleklerin yüzde 29. 1'i, fenlerin yüzde 28.8'i ve imam hatiplerin yüzde 54'ü “hayır” dedi.

Sözcü gazetesi yazarı Sultan Uçar, “Benim başörtülü bacım niye mutsuz?” başlıklı yazısında anketin ayrıntılarını kaleme aldı.

İşte o yazı…    

Eğitimin dindarlaşmasından endişeli laik demokratik bir grup eğitimci, başkentte 2 yıl önce eğitim platformu kurdu. Dünyada, ‘eğitimin patronu' diye tanınan bir ismi ‘21. yüzyıl eğitim becerilerini' anlatması için çağırdı. Bakan Ziya Selçuk'la konferansa gelen stratejik misafir, “Türkler öğrenme sonuçlarıyla uluslararası sınavlarda iyi sonuçlar elde etti” diye bir mutluluk tablosu çizdikten sonra uçağına atlayıp, yaşadığı Paris'e gitti.

FABRİKALAŞAN EĞİTİM

Oysa, düşünmeyen ve sorgulamayan nesil yetiştirmek için tek tip müfredat uygulanmasını fabrikadaki seri üretime benzetiyordu. “Türkiye, fikirleri sınıflara ve okullara yukarıdan aşağıya zorlamak için çok zaman harcıyor” görüşünü hiç paylaşmadı. Türk öğrencilerin sınav baskısı, kaygı ve stres yüklü olduğunu söylemedi. Fen ve matematiği bildikleri halde düşünmeleri istenmeyen bir sistemde yetiştikleri için sorularda sebep sonuç ilişkisi kuramadığını da anlatmadı. “Türkiye için çok ciddi bir zayıflık” cümlesini de kürsüde kurmadı.

EĞİTİMİN KRİPTOSU

Fizik ve matematik masterlı 55 yaşında Alman istatistikçi, Türk eğitimini Türklerden iyi tanıyor. Avustralya'dan Çin'e 79 ülkenin PISA sonucu ilk onun masasındaydı. Tepeden inme, dayatmacı, özgürlüklere karşı, farklılığı ötekileştiren ülkelerin 2050'lerin dünyasında hiç söz hakkı olmayacağını 30 yıl önceden biliyordu. OECD ve PISA Eğitim Direktörü Andreas Schleicher…

TÜRKİYE ANKETİ GİZLEDİ

Dünyada, 15 yaşındaki 32 milyon öğrenciyi temsilen 500 bin öğrenciyle yapılan PISA 2018'deki ‘mutluluk ' ve ‘okul aidiyeti' anketinin cevapları 2050'lerdeki kalkınmış ülkeleri göstereceği için çok önemliydi. Türk öğrencilerin anket sonuçları ulusal sır gibi saklanıyordu. MEF Üniversitesi'nden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Erkut, bilimsel olarak analiz etti.

İMAM HATİPLİLER EN MUTSUZ

Dünyada 500 bin öğrenci ve Türkiye'de 186 okuldan 6 bin 890 öğrenciye ne sorulmuştu? “Kendini okula ait hissediyor musun?” Anadolu liselerinin yüzde 27.5'i, mesleklerin yüzde 29. 1'i, fenlerin yüzde 28.8'i ve imam hatiplerin yüzde 54'ü ‘hayır” dedi. “Okulunda garip hissediyor musun?” sorusuna ise Anadolu liselerinin yüzde 23.4'ü, mesleklerin yüzde 26.5'i, fenlerin yüzde 21.2'si ve imam hatiplerin yüzde 46.9'u “evet” demişti.

BU SORULAR SAKINCALI…

Dindar nesil dayatması imam hatip sayısını 458'den, 4 bin 893'e ve öğrenciyi de 77 binden 1 milyon 367 bin 654'e çıkardı. İHL'lilerin yüzde 86'sı üniversiteyi kazanamadı. Kaçışın başladığı imam hatipler şimdi de ülkede en mutsuz çocukların okuduğu okul oldu. Demokrasiyle ilgili “Ülkenizdeki politik ve sosyal konularla, tarih, kültür ve sanatla ne kadar ilgileniyorsunuz?” gibi onlarca soruyu devlet sakıncalı buldu. Türk çocuklarına sorulmasına izin verilmedi. Öğrenci ve öğretmenin mutsuz olduğu bu okullardan, 2021 PISA'da yüksek başarı hedefleyenler yine kötü bir hayale inanılmasını bekliyor…