Corona virüsüne karşı alınacak önlemler nelerdir?
Bariatrik Cerrahi Diyetisyeni Cansu Arslan, tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsüne karşı bol sıvı tüketilmesi gerektiğini söyledi
“Su hastalıklarla mücadele ederken besinlerden daha önemlidir”
Sivas Medicana Hastanesi Bariatrik Cerrahi Diyetisyeni Cansu Arslan, hastalıklarla mücadele ederken suyun besinlerden daha önemli olduğunu belirterek, “Dünya Sağlık Örgütünün artık bir pandemi yani dünya sorunu olarak gördüğü korona virüs hastalığı tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de tehdit etmektedir.
Korona virüs yayılımını önleyecek tek bir yol, tek bir besin olmasa da artık hepimiz biliyoruz ki yeterli ve dengeli beslenmek, sosyal izolasyonu sağlamak, evdeki fiziksel aktivitelerimizi arttırmak, iyi bir uyku düzenine sahip olmak, bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Bağışıklık sistemi insan vücudunu zararlı canlılara karşı koruyan sistemimizdir.
Bu noktada bağışıklık sistemimize destek olmak adına günlük beslenmemizde turunçgiller, yeşil yapraklı sebzeler, balık, soğan, sarımsak, yoğurt ve yumurta gibi besinlere mutlaka yer vermeliyiz. Ancak tüm bunlara dikkat ederken yeterli sıvı aldığımıza da emin olmalıyız. Su hastalıklarla mücadele ederken besinlerden daha önemlidir. Yetişkin vücudunun yaklaşık yüzde 60’ı sudan oluşur ve vücut suyunun yüzde 15’inin kaybedilmesi yaşamın yitirilmesine sebebiyet verebilir” dedi.
“Su içimini engelleyen çay ve kahve tüketimimiz sınırlandırılmalıdır”
Arslan, gün içerisinde özellikle su içimini engelleyen çay ve kahve tüketiminin sınırlandırılması gerektiğini söyleyerek, “Ateşli hastalıklar, solunum yolu enfeksiyonları, ishal gibi durumlarda vücutta sıvı kaybı arttığı için kaybedilen su mutlaka hızlıca yerine konulmalıdır. Yetişkinler için kilogram başına 30 ml, çocuklarda 50 ml almak yeterli olacaktır.
Vücutta su alımını sağlarken süt, ayran, bitki çayı, komposto-hoşaf suyu, taze sıkım meyve suyu, doğal maden suyu gibi sıvılarla ve su oranı yüksek salatalık, biber, çilek, marul, limon gibi besinlerle de vücut desteklenmelidir. Ancak hiçbir içeceğin, besinin suyun yerini tutmadığı unutulmamalıdır. Gün içerisinde özellikle su içimini azaltan çay tüketimi 5 fincanda kahve tüketimi ise 2 fincanda tutulmalıdır.
Diüretik etkili yani vücuttan sıvı atımını artıran bu kafeinli içeceklerin tüketimi sınırlandırılmalıdır. Bu nokta çay kahve kültürü zengin olan bir topluluk olan bizler için son derece önemlidir. Bu hastalıkla mücadele ederken vücut direncini kaybetmeden, susama hissi beklenmeden 'Saat başı 1 bardak su içmeliyim' gibi uygulanabilir hedefler koyarak, sofralarımızdan çorba, ayran, yoğurt ihmal etmeden ilk tercihlerimiz sulu ev yemekleri olacak şekilde tercihler yapmalı, vücudumuzu sıvılarla desteklemeliyiz” şeklinde konuştu.
HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.