2019 Ağustos döneminden 2020 Ağustos dönemine kadar işsizlik oranlamasına bakılacak olduğu zaman TÜİK’ten gelen açıklamaya göre 456 bin kişinin azaldığını, 4 milyon 194 bin işsiz kişi kaldığını açıklıyor. Tabi ki açıklamaları sırasında işsizlik oranlarının 0,8 baz puanlık azalmasının ardından oranlar 13,2’ye kadar düşmüştür.
Tarım dışı işsizlik üzerinde bir puan gerileme olmasına sahne oldu. Her ne kadar halk arasında ciddi oranlar ile işsizlikten dert yakınsalar bile ciddiye alınacak bir dert değil gibi açıklamalar gelmeye devam ediyor. Enflasyon oranlarının yüzde 11,89 olarak makul bir düzeyde yer aldığı da gözleniyor. Ki bu süreçlerde milim milim arttığı da bilinen bir gerçek. Yani gelirlere bakılacak olduğu zaman ciddi bir erime yok denilse bile yeri olacak. Tabi ki asgari ücretle istihdam eden vatandaşların ceplerini dolduran 2324 TL veriliyor.
Pandemi süreçlerinde zorunlu bir şekilde izne çıkarılarak kısa çalışma ödeneği ile yarısını alsalar bile biraz dişlerini sıkmaları gerekecek. Zaten korona virüs vaka sayıları da ne artıyor ne azalıyor sürekli sabit kalıyor. Kısa çalışa için verilen kısa gelir de nasıl olsa yakın bir zamanda ortadan kalkar. Yıl başı da gelirken zaten maaşlara gelmesi gereken bir zam var ve bu zam ile tüm çalışanlar çok mutlu. Bütün ücret için meydana gelen skala konusunda zam oranlarında değişme meydana gelse bile bu oranlar ancak maaşı belirler. Çok kısa süre içerisinde taraflar arasında geleneksel bir şekilde zam pazarlıkları da başlayacak. Bu konuda peki kimler ne kadar beklenti içinde?
Aile çalışma ve sosyal hizmetler bakanı Zehra Zümrüt Selçuk konunun ilk muhatabı olarak yok yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde asgari ücret ile istihdam eden vatandaşların maaşlarına tüm tarafların uzlaşısı ile karar verilmesini dilediğini dile getirmişti. Bu durum karşısında sanki şaka payı var gibi duruyor. En çok da bu sene olacak gibi.Patronlar korona virüs salgın süreçlerini de öne sürecek ve enflasyon kadar dahi zam gelmesine engel olacak. Ne de olsa bu zorlu günler sadece onlara zorlu günler ve onların mazeretleri var. Bu mazeret ile vatandaşların gelirlerinin iyice erişim olması kimsenin umurunda değil. TÜİK resmi hesabı üzerinden enflasyon fazla zam talep edeceği yazıyor. Eğer şu an seçim döneminde yer almıyorsak hükümetin kolay kolay kendinden taviz verdiği de pek görülmemiştir. Kısacası incelenecek olursa en zor asgari ücret tespit görüşmeleri için şahit olmak da bu sene kaçınılmaz olacak. Tabi ki bu sonuç her ne olur ise olsun kimseyi de asla tatmin etmeyecek.
Bu arada sözde olmayan işsizlik oranlarını daha da aza indirmek için yapılan çalışmaların beraberinde getirdiği güzellikler de dikkatleri ekiyor. Çalışma yasaları için belirlenen tazminat, emeklilik primleri için tırpanlamayı hedefleyen birçok yasa teklifi yer alıyor. Meclisten umut ediliyor. Milletin genel olarak vekilleri değil de patronları hazırlamış gibi sanki teklifleri. Sözde belirlenen amaç istihdamın artmasını sağlamak duruyor. Fakat burada belirlenen asıl yöntem de çalışanların daha fakir bir hale gelmesini sağlayıp hak ettikleri sosyal haklardan mahrum kalması oluyor.
Özellik ile de bu duru 25 yaş altı ve 50 yaş üstünde vatandaşlar için sanki idam sehpası kurulmuş gibi bir hali beraberinde getiriyor. Tazminat ve emeklilik hakları için belirlenen süreli sözleşmeler sırasında uçup gitmesi gibi hayretler de ön planda. Milletin vekilleri tebrik edilecek durumda. Tarih içerisinde bir araya gelmek konusunda başarıl olamamış sendikaların da nihayet topyekün gayreti ile beraber sıkıntılı olarak yer ala bazı maddelerde çok şükür ki teklifler metnin dışında yer almaya başladı. Şimdi olmak kaydı ile. Tabi ki çalışma hayatında huzurların bozulmasına da neden olacak. İnsanların canlarından bezmesine neden olacak baz maddeler meclis içerisinde onay beklemeye devam ediyor.
Vahşi kapitalizm ana vatanı olarak yer alan Amerika sınırlarında bile ücretli vatandaşların sırtlarına bu kadar binilmesi söz konusu olmuyor. Stopaj ile beraber peşin bir şekilde kesilen vergilere ait dilimler üzerinde aşırı yük ve adaletsizlik görülecek. Bundan dolayı da zor geliyor yasa yapıcısı olan isimlere. Kurumlar konusunda vergi indirim için yarışlar devam ediyor. Birçok patron için de vergi afları ile beraber sağlanan avantaj için asgari ücretliler için niye sahip olamadıkları merak ediliyor. ‘’ sözleri ile dikkatleri çekti.