Covid-19 pandemisi sebebiyle hükümetin aldığı erteleme kararlarının sona erdiğini, fakat alım gücünün düşmesiyle ekonomik durgunluğun devam ettiğini belirten ATO Meclis Başkanı İsmail Acı, ‘’Ertelenen yükümlülüklerin ödeme takvimi yaklaştıkça, iş dünyasında bunların yapılandırılması yönündeki talep de giderek yükseliyor. Bu talepler üyelerimizin bizlere sürekli ifade ettiği konuların başında geliyor’’ dedi.
Reel sektör çözüm bekliyor
İsmail Acı, korona virüsün ekonomiye olumsuz etkilerini azaltmak için mart ayının ikinci yarısından itibaren alınan önlemler çerçevesinde vergi ve sigorta primlerinin ekim ayına ertelendiğini kaydederek şunları söyledi:
“6 ay ödemesiz kredi desteği ve vergi yükümlülüklerinin ertelenmesi gibi tedbirlerle rahatlayan reel sektör ekim ayından itibaren hem kredileri hem de ertelenen vergileri ödeyeceği bir döneme girdi. Çoğu firma yükümlülüklerini yerine getiremeyeceği için vergi ve prim borçlarının yeniden yapılandırılmasını istiyor. Ayrıca yapılandırmadan çıkanlar için de yeni bir düzenlemeye gidilmesi iş dünyasından gelen talepler arasında yer alıyor. Öte yandan, bir taraftan talep daralması ve üretimsizlik sebebiyle nakit sıkışıklığı kaynaklı darboğaza giren iş dünyası, ekim ayından başlamak üzere yılın son çeyreğine yığılan bazı vergi yükümlülüklerinin ödenmesini kolaylaştıracak adımlar için hangi formülün kullanılacağını merak etmektedir.''
İş dünyasının beklentileri
ATO olarak, üyelerinin sorun ve talepleriyle yakından ilgilendiklerini ve onların sesi olduklarını dile getiren Meclis Başkanı İsmail Acı, “Tüketimin artırılmasına yönelik verilen desteklerle kısmen canlanan sektörler dışında kalan birçok sektörün, ertelenen yükümlülükler yanı sıra cari döneme ilişkin yükümlülüklerini de yerine getirmesi zor görünüyor. Bizlere bu sorunları ileten iş dünyası, bunların da ödenebilir dilimler halinde taksitlendirilmesini talep ediyor. Taksite bağlanacak ödemelerin ise en erken 2021 yılında başlaması da talepler arasında yer alıyor. Ayrıca stok affı ve matrah artırımı gibi konularda da yoğun beklenti olduklarını ifade etmeliyim.
Vergi ve SGK cezalarının affa uğraması anaparanın da uzun vadeli yapılandırılması konusunda daha önce dile getirdiğim ve medyada da yer alan açıklamam oldu. Gerçekten zor bir süreçten geçiyoruz ve bu süreci hep birlikte el ele vererek atlatabiliriz. Şu anda bahsettiğim konu gündemde ve devlet alacaklarının yapılandırılması en kısa sürede gerçekleşecek ve tüccarımız rahat bir nefes alacaktır. Malumunuz kötü giden işlerden dolayı ödemeler aksamış olabilir bu aksamadan ve devlete olan borcundan dolayı esnafımız kredi kullanamıyor herhangi bir destekten faydalanamıyor en çok ihtiyacı olan kesim en zor zamanda bu tür imkanlardan mahrum kalıyor.
En azından borçların yapılandırılması ile bunun önüne geçilmiş olacaktır. Son olarak borç yapılandırması kadar önemli bir konumuz daha var ki, bu konunun da yapılandırma torbasına atılması gerekmektedir. Ticaretle uğraşan hiç kimse çekim yazılsın banka hesabıma e-haciz konulsun istemez. İşler kötü giderse, tüccarın isteği dışında piyasalarda gelişmeler olursa yapacak bir şey yok. Burada devlet alacaklarına getirilen affa bir defaya mahsus sicil affı da eklenerek, esnafımızın derin bir nefes alması sağlanmalıdır. Birçok esnaf şu anda bırakın kredi almayı kredi kartı bile alamaz durumda” diye konuştu.