Türkiye'de 16 milyon emekli bulunmaktadır, daha kesin bir ifadeyle, 16 milyon dosya üzerinden ödeme gerçekleştirilmektedir. Bu dosyalar içerisinde emeklilere ek olarak dul ve yetim aylığı alanlar da bulunmaktadır. Emeklilere yılda iki kez maaş artışı yapılmaktadır.
Bu artışlar, Ocak ve Temmuz aylarında gerçekleştirilir ve enflasyon tarafından belirlenir. Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) ve Bağ-Kur emeklileri ile dul ve yetim aylığı alanlar için artış oranı, altı aylık enflasyon oranına göre belirlenir. Memur emeklileri için ise toplu sözleşme artışı ile birlikte enflasyon farkı da maaşlara eklenir.
REFAH PAYI UYGULAMASI
Son zamanlarda, artış oranlarına refah payı eklenerek zam oranları arttırılmaktadır. Ocak 2023'te 15 puanlık bir refah payı eklenmiş ve Temmuz ayında ise 7.45 puanlık bir iyileştirme yapılmıştır. Temmuz ayında, altı aylık enflasyon oranı %19.77 olarak belirlenmiş ve SSK ile Bağ-Kur emeklilerine %5.23 iyileştirme yapılarak %25 zam uygulanmıştır. Memur emeklileri için ise enflasyon farkıyla birlikte artış oranı %17.55'e ulaşmış, ancak burada da 7.45 puanlık bir iyileştirme ile %25 zam uygulanmıştır. Enflasyonun üstünde gerçekleşen bu artışlar "refah payı" olarak adlandırılmaktadır.
DUL VE YETİM AYLIKLARI ÖNE ÇIKIYOR
Dul ve yetim aylıkları, emeklilere yapılan artış oranları kadar artış göstermektedir. Bu noktada, kök aylık ve taban aylık uygulamalarındaki farklılık öne çıkmaktadır. Taban aylık belirlendiğinde, dul ve yetimler için maaşın ne kadarı alınacağı belirlenir. Örneğin, 7.500 TL olan taban maaşın %75'i dul veya yetime, yani 5.625 TL'ye verilir. %50 hisseyle 3.750 TL, %25 hisseyle de 1.875 TL olarak hesaplanır. Bu nedenle, bu rakamların altındaki aylıklar, emeklilerde olduğu gibi Hazinenin desteğiyle taban maaşa tamamlanır.
%25 ARTIŞ NASIL UYGULANIR?
Kök aylık konusuna gelecek olursak, son dönemde refah payı artışının yanı sıra pandemi döneminde başlatılan bir uygulama da taban maaşın yükseltilmesidir. Öncelikle, 1.000 TL ile başlayan taban maaş artışı, sırasıyla 1.500 TL, 3.500 TL, 5.500 TL ve son olarak da 7.500 TL olarak yürürlüğe girdi. Bu değerlerin altındaki tüm aylıklara, Hazinenin seyyanen ödeme eklemeleri yapılarak taban maaşa yükseltilmiştir. Örneğin, aslında 5.500 TL maaşı olan bir emekli, prim ödemelerine karşılık olarak hesabında 7.500 TL görür ve kendisine 2.000 TL ek ödeme yapılır. Bununla birlikte, bu emeklinin gerçek maaşı değişmez; prim ve çalışma dönemindeki kazançları ne olursa olsun, tüm emeklilerin maaşı eşitlenmez. Aksi halde, daha yüksek prim ödeyen emekliler için adaletsizlik oluşurdu.
HESAPLAMA İŞLEMİ
Yukarıdaki örneğe devam edersek, 5.500 TL aylığı olan bir emekliye 7.500 TL ödenir. Bu nedenle, %25'lik artış aylığına uygulanır. Çünkü emeklinin aylığı 5.500 TL'dir ve 7.500 TL, Hazinenin seyyanen desteği ile ulaşılan bir değerdir. Bu durumda, %25 artış yapıldığında, emeklinin aylığı 5.500 TL'den 6.875 TL'ye yükselir. Emekliye, bu artışla yeni aylık olarak 6.875 TL ödenir. Taban maaş uygulaması devam ettiği için, Hazinenin seyyanen ödemesiyle aylık tekrar 7.500 TL'ye tamamlanır. Eğer taban maaş artırılırsa, bu artış yeni değere eklenirdi. Bu emekli için Ocak ayındaki artış, 5.500 TL üzerinden değil, 6.875 TL üzerinden hesaplanacaktır.
GELECEKTEKİ ARTIŞLAR NASIL OLACAK?
Gelecekteki bir taban maaş artışı, benzer bir şekilde tüm aylıkları bu yeni düzeye ulaştıracak. Örnek olarak, 7.500 TL olan taban aylık 10.000 TL'ye yükseltildiğinde, bu değerin altındaki tüm aylıklar Hazine desteği ile 10.000 TL'ye tamamlanacaktır. Ancak oransal artışlar, hala kök aylık üzerinden hesaplanmaya devam edilecektir.