Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, Yavaş'ın sorumluluğu olmasa da okullarda da bu önlemleri almak istediğini fakat hiçbir kurumdan cevap alamadığını bugünkü yazısına taşıdı.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, 13 Mart tarihli yazısında Mansur Yavaş’ın karşılaştığı durumu şöyle anlattı:.
"ArtAnkara Uluslararası Çağdaş Sanatlar Fuarı’nda karşılaştığım Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a gözlemlerimi iletirken kendisini biraz buruk gördüm. Aynı burukluğu Elazığ depremi sırasında deneyimini sergileyip yıkık altından birçok kişiyi başarıyla kurtaran Ankara Büyükşehir İtfaiye ekibinin çalışması sırasında da hissetmiştim. Büyük bir emekle çalışırken bu burukluğun nedenini sorgulayınca önce anlatmak istemedi.
ATO Başkanı Gürsel Baran da 'Bizim binaları da mükemmel şekilde dezenfekte ettiler, çok başarılılar, teşekkür ederiz Başkanım' dedi ve burukluğuna o da neden vermeyip sorgulayıcı gözlerle bakınca Yavaş, dili ile dişi arasında üzüntüsünü paylaştı: 'Okulları ve kamu kurumlarını da dezenfekte etmeye hazırız. Oradakiler de bizim evlatlarımız ve yakınlarımız. Bu işi iyi de yapıyoruz, izin verin dedik, cevap bile vermediler…'
Bu aşamada sustu, gerisini getirmek dahi istemedi, üstelediğimizde de yanındaki bürokratları gösterip onların bilgi aktarmasını istedi. Aktardıklarına göre, ellerindeki kadro ve malzemenin mükemmelliğini gösterip okullar ile yoğun kullanılan kamu dairelerinin dezenfekte işlemine hazır olduklarını önce sözlü, sonra yazılı olarak iletmişler.
Ancak tek kelime yanıt dahi gelmemiş…
Okulların ve kamu binalarının buna ihtiyaç duyduğu bir dönemde 'Biz yapabiliriz, orası da bizim kurumlarımız sonuçta' yaklaşımına bir tek teşekkür dahi gelmeden duyarsız kalınması Başkan Yavaş’ı oldukça üzmüş… Sadece onu değil, ArtAnkara Uluslararası Çağdaş Sanatlar Fuarını gezmeye gelen ve sohbete tanıklık eden iktidar milletvekilleri ve hükümete çok yakın isimler dahil herkesi üzdü… Cemil Meriç boşa dememiş, 'İdeoloji idraklere giydirilmiş deli gömleğidir' diye…"