Onkoloji Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timuçin Çil "Kanser kronik hastalık gibi tedavi edilmeli"

Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timuçin Çil, kanserde en güncel tedavi yaklaşımlarından birisi olan immünoterapinin, bağışıklık sisteminin kanserli hücreleri tanımasını ve savunma yapmasını sağladığını söyledi. Prof. Dr. Çil, kronik hastalıklarda olduğu gibi uzun süreli bir tedavi yöntemi olan immünoterapinin kemoterapi gibi ağır yan etkiler

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği Öğretim Üyesi ve Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Adana Şube Başkanı Prof. Dr. Timuçin Çil, son 10 yıldır bazı kanser hastalıklarının tedavisinde uygulanan ve üzerinde klinik çalışmalar devam eden immünoterapinin kanser tedavisine yeni bir boyut kazandırdığını söyledi.

Bağışıklık sisteminin kanser hücreleri ile savaşmasını sağlayan immünoterapinin, damar yolundan uygulanan bir tedavi yöntemi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Çil, "İmmünoterapi hastanın bağışıklık sistemini güçlendirerek kansere karşı savaştırıyor. Yapılan genetik tetkikler sonucunda uygun bulunursa, ilaç Türkiye'de var ve uygulanıyorsa hastaya öneriyoruz. İmmünoterapinin en önemli yönü bazı hastalarda çok etkili olması. Özellikle, akciğer, cilt (melanom), böbrek, idrar torbası, kalın bağırsak, jinekolojik kanserlerin bir kısmında, özellikle immünojenik kanser tiplerinde kullanılıyor.

İmmünoterapi yöntemiyle, erken dönemde yakalanan hastaların, hastalıktan kurtulma şansı var. İlerlemiş dönemdeki hastalar için tamamen kurtulma şansı olmasa bile kronik hastalarda olduğu gibi hastalığı yönetme fırsatı tanıyarak yaşam sürelerini uzatıyor. Tedavide başarı oranı oldukça yüksek olan immünoterapinin diğer kanser çeşitlerinde uygulanabilirliğiyle ilgili dünya genelinde klinik çalışmalar devam ediyor" dedi.

"Yan etkileri basit ve yönetilebilir"

İmmünoterapinin kemoterapi kadar ağır yan etkilerinin bulunmadığına da dikkati çeken Prof. Dr. Timuçin Çil, "İmmünoterapi yönteminde kemoterapide gördüğümüz, saç dökülmesi, kan değerlerinde düşüklük, ağız içinde yaralar oluşması gibi yan etkiler yok. Bağışıklık kuvvetlenmesine bağlı ciltte bazı bulgular oluşturabiliyor veya guatr bezinde büyüme gibi yan etkileri görülebiliyor. Ancak bunların hepsi çok basit ve yönetilebilir yan etkiler" diye konuştu.

İmmünoterapinin kronik hastalıklarda olduğu gibi kanserde de uzun süreli tedavi olanağı sağladığının altını çizen Prof. Dr. Timuçin Çil, "Kanser ilerlemiş bir hastalık dahi olsa kronik hastalık gibi tedavi edilmesi gerekiyor. Kemoterapiyi uzun süreli uygulayamıyoruz. Yan etkiler nedeniyle ara verdiğimiz hastalarımız oluyor.

Ancak immünoterapi sürekli uygulanan bir tedavi yöntemi. Kitleleri tamamen kaybolmuş hastalarda da tedaviye devam ediyoruz. İlacı kesmiyoruz. Hasta 15 günde bir gelip basit bir serum alıp gidiyor. Hastalar rahat ve konforlu bir tedavi alıyorlar. Bu yöntem hastanın günlük yaşamını çok fazla etkilemiyor" şeklinde konuştu.

Son 10 yılın en önemli tedavi yöntemi

İmmünoterapinin şu an dünyada uygulanan en önemli onkolojik tedavi yöntemi olduğuna işaret eden Prof. Dr. Timuçin Çil, "Kanser hastalığında uyguladığımız lokal tedaviler, cerrahi, radyoterapi, kemoterapi gibi sistemik tedaviler var. Bunlara son 20 yılda akıllı ilaçlar eklendi. Bu tedavi yöntemlerine eklenen İmmünoterapi son 10 yılın en önemli sistemik tedavi yöntemi olarak görülüyor.

Bazı kanser türleri için ilaçların Türkiye'de ruhsatı var. Bakanlık tarafından ödeniyor. Bazı ilaçlara ise klinik çalışmalar içerisinde ulaşılabiliyor. Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği aktif 20 klinik çalışma var. Uygun hastaları bu çalışmalara dahil ediyoruz. Bu klinik çalışmalar ile hastalarımızın immünoterapi tedavisine ulaşma imkanı olabiliyor. Bu sayıyı yıl sonunda kadar 30'a çıkarmayı hedefliyoruz" diye konuştu.