Tam bir ecza deposu olan bu meyvenin azı yarar fazlası zarar

Doğada kendiliğinden yetişen Çördük meyvesinin insan vücuduna faydası olmasının yanı sıra, fazla ve aç karnına tüketildiğinde ise kabızlığa ve kalp sıkışmasına neden oluyor.

Sivas’ta yetişen Çördük meyvesinin pek çok faydasının olduğu düşünülüyor. Halk arasında Ahlat olarak da bilinen bu meyve doğada kendiliğinden yetişiyor. Çördük meyvesinin kalp başta olmak üzere göz, böbrek, bağırsak gibi bir çok organa yararı olduğu biliniyor. Kabızlığa iyi geldiği ve ishal durdurucu olarak düşünülen meyvenin fazla tüketilmesi ise vücuda zarar veriyor.

Meyvenin ham olarak ve aç karnına yenmesi kabızlığa yol açarken fazla tüketilmesi ise kalp sıkışmasına neden oluyor. Çördük meyvesi dalında kahverengini aldığı zaman toplanıyor. Hoşaf ve pekmez yapılmasının yanı sıra yeşil olanları ise genelde turşu yapılarak sofralarımızda yer buluyor. Tezgahlarda yer alan Çördük meyvesinin kilogram fiyatı ise ortalama 10 Lira.

Doğada kendiliğinden yetişiyor

Çarşıbaşı mahallesinde bulunan sebze ve meyve hali esnafından Ethem Yıldız, meyvenin olgunlarının kahverengi olduğunu ve kendiliğinden yetiştiğini belirterek, “Çördük çok güzel bir meyvedir. İnsan vücudunda direnci artırır, bağırsakları çalıştırır. İltihap gidericidir. Bu meyvenin turşusu oluyor. Sade kendisi meyve olarak da yenir. Bu armudu yemek isterseniz yeşilini değil çünkü yeşili ham olduğu için yenmez.

Aç karnına yenirse bağırsaklara zarar verir, insanı kabız yapar. Olgunlarının kahverengi bir rengi vardır. Lokum gibidir. Tabi yemeyen bunu bilmiyor. 'Bu ne’ diye soruyorlar. Çördük veya Ahlat derler. Bu meyvenin turşusu oluyor, reçeli oluyor. Bazıları kurutuyor komposto olarak kullanıyor. Ağustos ayı gibi Sivas'ın çevre köylerinde oluyor. Ormanlık alanda Rabbimin verdiği suyla büyüyor. Hiç bir katkı olmadan yetişiyor’’ şeklinde konuştu.

Korona virüsü bu meyveyi de vurdu

Yıldız, korona virüsü sebebiyle meyveye olan rağbetin düştüğünü dile getirerek, “Sivas’ta bu aylarda İzmir, Antalya, İstanbul gibi yerlerden Sivas’ın insanları geliyor. Turşusunu yapıyor. Çokta seviyorlar. Bu ayları özlemle bekliyorlar. Bazı insanlar bunu aşılamasını yapıyor. Genetiğiyle oynuyor. Bunun genetiğiyle oynandığı zamanda doğallığını kaybediyor. Bu sene çok fazla rağbet yoktur. Korona virüsü olduğu için insanlarımız korktu.

Memleketlerine gittiler. Bir de insanlar şu an bu meyveyi yetişmedi sanıyor. Çok rağbet yoktur bu sene. Bunu tek tek toplamıyorlar. Armudun ağacının altına çadır seriyorlar. Ağacın yukarısına çıkıp silkeliyorlar. Elemede kullanılan Kalbur yardımıyla eleyip otundan temizliyorlar. Daha sonra torbalara koyup buraya getiriyorlar. Bu şekilde satışa sunuluyor" dedi.